Feminist denildiğinde erkek gibi kadın toplumumuzda akla gelmektedir ancak bunun böyle olmadığı, bu durumun bir algıdan dolayı meydana geldiği bilinmektedir. Feminist olanların erkekleşme durumunda olmadıkları, bunun fiziksel bir sorun değil sosyal bir sorun olduğunu bilmekte yarar bulunmaktadır. Erkekleşen kadınların haklarını savunması değil, kadınların haklarını savunma yoluna feminizm denilmektedir. Çünkü feminizm bir düşünce olgusudur. Feminizmi sadece kadınların savunabileceği de yanlış bir düşünce şeklidir. Çünkü bu bir düşünce ifade etme durumu ise bunu erkeklerin de savunabilmesi gayet doğaldır. Feminizm Kadınların toplumda belli bir yere gelebilmeleri içen ve erkek ile eşit bir vaziyete gelebilmeleri için ortaya atılabilen bir düşünce ve olgudur.
Ancak şu da bilinmelidir ki feminizmin anlamı yanında kadınların hakları konusunda belirleyici olanın yine kadın olması gayet doğaldır. Bunun yanında kadın ile erkeğin arasında bulunan toplumsal eşitsizliğin süregeliyor olması ve bunun sonucunda kadınların ezilmişlik duygusu yaşaması sonucunda kadın haklarına sarılması gayet doğaldır. Bunun yanında bazı kadınların ise bu durumdan hoşnut olduklarını ve sorumluluk alma yanında normal yaşamlarını devam ettirerek erkeklerin üstünlüklerini kabul ettikleri de görülebilmektedir. Bu da kadın hakları savunucularının savunuculuğunu yaptıkları düşünceleri kabul ettirme konusunda zorlanmalarına neden olmaktadır.
Feminizm kelimesinin kökenine bakılacak olursa Latince femina ve onun Fransızcaya uyarlanması ile feminizme kelimesi dünyaca kabul görerek feminizm kelimesinin kadın hakları savunuculuğu anlamını ortaya çıkarmıştır.